Kiracıların, kiralama sözleşmesine bağlı olarak hakları ve yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu bağlamda, birçok kişi “Kiracı Ev Sahibine İhtarname Çekebilir Mi” sorusunu merak etmektedir. İhtarname, kiracı-ev sahibi ilişkilerinde önemli bir iletişim aracı olarak karşımıza çıkıyor. Peki, kiracı hangi durumlarda ev sahibine dava açabilir? İhtarnamenin ardından ev sahibinin atması gereken adımlar nelerdir? Ayrıca, kiracının evden çıkarılması için hangi yasal sebepler geçerlidir? Bu blog yazısında, kiracıların haklarını, karşılaşabilecekleri durumları ve hangi yollarla haklarını arayabileceklerini derinlemesine inceleyeceğiz. Cevaplarını merak ettiğiniz tüm sorular için bizlerle kalın!
Kiracı Ev Sahibine İhtarname Çekebilir Mi
Kiracılar için, kiracı-ev sahibi ilişkisi oldukça kritik bir öneme sahiptir. Bu ilişkinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi, hem kiracıların hem de ev sahiplerinin haklarını korumak açısından oldukça önemlidir. Ancak, bazen bu ilişkide anlaşmazlıklar çıktığında, kiracıların başvurabileceği yollar arasında kiracı ev sahibine ihtarname çekebilir mi sorusu önemli bir yere sahip olmaktadır.
Bir kiracının ihtarname çekmesi, kiracının kiralanan taşınmazla ilgili yaşadığı sorunları resmi bir yöntemle bildirmek amacı taşır. Bu durum, özellikle kiralama sözleşmesinin ihlali, kira bedelinin zamanında ödenmemesi veya taşınmazın kullanım koşullarına uyulmadığı durumlarında söz konusu olabilir. İhtarname, kiracı tarafından ev sahibine ifade edilen bir talep mektubu niteliğindedir ve genellikle kiracının haklarını korumak adına atılan ilk adımdır.
Kiracının ihtarname çekebilmesi için öncelikle yaşanan sorunların belgelendirilmesi gerekir. Örneğin, kira bedelinin ödenmemesi durumunda, bu durumun tekrarı ve süresi gibi unsurların kayıt altına alınması önemlidir. Ayrıca, ev sahibinin taşınmazı kullanma şartlarını ihlal ettiği durumlarda da kiracı, yaşanan süreci belgelendirerek ihtarname çekebilir. Bu çekilen ihtarname, sorunun ev sahibiyle diyalog yoluyla çözülmesi için önemli bir fırsat sunar.
İhtarname, kiracı için resmi bir iletişim aracı olduğu için, yasal süreçler açısından da büyük bir öneme sahiptir. İhtarnamenin içeriğinde belirtilen hususların, yasal bir geçerliliği bulunur ve gerektiğinde mahkemede delil olarak kullanılabilir. Bu noktada, kiracıların hukuki bir danışmanlık alarak ihtarname metnini hazırlamaları önerilmektedir.
Bu süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan biri, ihtarnamenin hangi şartlar altında çekileceğidir. Hangi durumların ihtarname gönderme gerekliliği doğurduğu konusunda net bilgi sahibi olmak, kiracıların haklarını koruma konusunda daha bilinçli ve etkili adımlar atmalarına yardımcı olacaktır.
Kiracı Hangi Durumlarda Ev Sahibine Dava Açabilir?
Kiracılar, ev sahibi ile olan ilişkilerinde bazı durumlar karşısında Kiracı Ev Sahibine İhtarname Çekebilir Mi sorusunu gündeme getirebilecek haklara sahiptir. Bu haklar, kiracıların korunması amacıyla yasalarla belirlenmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, kiracılar, aşağıdaki durumlar söz konusu olduğunda ev sahibine dava açma hakkına sahiptirler.
İlk olarak, kiracının oturduğu taşınmazda, ev sahibi tarafından yapılan haksız uygulamalar davanın temel sebebi olabilir. Örneğin, ev sahibi, kiracının süresi dolmadan evi boşaltması yönünde baskı yapabilir. Bu durum, kiracının yanında bulundurması gereken süre içerisinde kalma hakkının ihlalidir ve kiracının dava açma hakkını doğurur. Burada önemli bir detay, kiracının varsa, “kira sözleşmesine” göre hareket etmesidir.
Bir diğer önemli durum ise, ev sahibinin kira bedelini artırma girişimleridir. Eğer ev sahibi, yasa gereği belirlenen sınırların üzerinde bir kira bedeli talep ederse, bu noktada kiracı, yasal haklarını korumak adına dava açabilir. Kira sözleşmesinde belirtilen şartlar ve yasalar çerçevesinde, kira bedelinin belirlenmesi gerekmektedir.
Ayrıca, ev sahibi kiracının eşyalarına zarar verirse veya taşınmazda yapılandırma (renovasyon) amacıyla kiracının izni olmadan müdahale ederse, bu durumda kiracı da hukuki yola başvurabilir. Zira, bu durum kiracının yaşam alanında huzursuzluk yaratmakta ve kiracı için maddi veya manevi zararlar doğurabilmektedir.
Diğer bir konu ise, ev sahibinin kiracının temel yaşam koşullarını sağlamamış olmasıdır. Su, elektrik gibi ihtiyaçların sürekliliğinin sağlanmaması, kiracının dava açmasının gerekçelerinden biri olabilmektedir. Kiracı, böyle bir durum söz konusu olduğunda, ev sahibine karşı tazminat talep edebilir.
Sonuç olarak, kiracının ev sahibine dava açabilmesi için çeşitli sebepler bulunmaktadır. Kira sözleşmesine ve yasaların öngördüğü şartlara uygun hareket edildiği takdirde, kiracılar haklarını koruyarak yasal süreçleri başlatabilirler. Bu noktada doğru bilgilendirme ve yönlendirme almak önemlidir ki, kiracılar kendi haklarını en iyi şekilde savunabilsin.
İhtar Çeken Ev Sahibine Ne Yapılır?
Kiracılar, bazı durumlarda ev sahibinden gelen ihtarnameye yanıt vermek veya buna karşı bir işlem yapmak zorunda kalabilirler. Kiracı Ev Sahibine İhtarname Çekebilir Mi sorusu kadar önemli olan, ihtar çeken ev sahibine karşı nasıl bir tutum sergilememiz gerektiğidir. Öncelikle, ev sahibinin ihtarnameyi hangi sebeplerle gönderdiğini anlamamız gerekiyor. İhtarname, genellikle kiracının kira sözleşmesine aykırı davranışlar sergilediği durumlarda verilebilir. Bu nedenle, ihtarnameyi dikkatlice incelemek son derece önemlidir.
İhtarnamenin İncelenmesi
Geldiğimiz noktada, ev sahibinin gönderdiği ihtarnamenin içeriğini değerlendirmek gerekir. İhtarnamenin, kira sözleşmesine uygun olarak, belirli bir usule göre yazılmış olması gerekmektedir. Eğer bu usule uyulmamışsa, ev sahibi ihtarnamesinin geçersiz olabileceğini unutmamalıyız. Örneğin, ihtarnamede belirtilen tarih, süre ve haklar gibi unsurların doğru bir şekilde ifade edilmesi gerekir. Bu sebeple, ihtarnamenin detaylarını gözden geçirip, hukuki bir danışmanlık almak yararımıza olacaktır.
Yanıt Verme Süreci
Eğer ihtarname geçerliyse, kiracı olarak bizim atmamız gereken adımlar vardır. İlk olarak, ihtara uygun bir şekilde yanıt vermek önemlidir. Bu yanıt, ev sahibinin talebine karşı bir savunma ya da karşı-faaliyet niteliğinde olabilir. Kiracı, özür dilemek veya durumu düzeltmek için uygun bir süre belirleyebilir. İhtarnameye ilişkin cevap verirken, her zaman resmi bir dil kullanmalı ve belgelendirmeye özen göstermeliyiz.
Hukuki Yollar
Eğer ev sahibinin ihtarı haksızsa, kiracı olarak hukuki yollerimizi değerlendirebiliriz. Kiracı, gereksiz yere rahatsız edildiğini düşünüyorsa, bu durumu mahkemeye taşıma hakkına sahiptir. Aksi takdirde, ev sahibi hukuki bir süreç başlatabilir ve kiracı, sürecin sonunda kiralık gayrimenkulden çıkarılabilir. Dolayısıyla, ihtar gelmesinin hemen ardından fevri kararlar almaktan kaçınmalı ve durumu dikkatlice değerlendirmeliyiz.
Bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda, Kiracı Ev Sahibine İhtarname Çekebilir Mi sorusu, hem kiracı hem de ev sahibi için dikkatlice ele alınması gereken bir konudur. İhtarname, iki tarafın da haklarının korunması adına oluşturulmuş hukuki bir belgedir ve bu belgelerin doğru yönetimi, taraflar arasındaki ilişkilerin sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlar.
Kiracı Ev Sahibini Kime Şikayet Edilir?
Kiracılar, belirli haklarını korumak amacıyla ev sahiplerine karşı şikayette bulunma hakkına sahiptir. Ancak bu şikayetlerin nereye yapılacağı, süreçlerin nasıl işleyeceği konusunda bilgi sahibi olmak son derece önemlidir. İlk adım olarak, hangi organ veya mercilere başvuruda bulunabileceğimizi anlamamız lazım. Bu yazıda, Kiracı Ev Sahibine İhtarname Çekebilir Mi sorusunun yanıtı için gerekli olan şikayet yollarını detaylı bir biçimde inceleyeceğiz.
Öncelikle, kiracılar hak ihlali durumunda yerel tüketici hakları derneklerine veya barolara başvurabilirler. Bu dernekler, kiracıların haklarını savunma konusunda uzmanlaşmış kuruluşlardır. Tüketici sorunlarıyla ilgilenen bu kurumlar, kiracıların yaşadığı sorunları yetkili mercilere iletebilir ve danışmanlık hizmeti sunabilir.
Bunun yanı sıra, kiracılar doğrudan Mahkeme‘ye başvurarak haklarını arayabilirler. Eğer ev sahibi kira sözleşmesine ya da yasaya aykırı hareket ediyorsa, kiracı bir avukat aracılığıyla dava açma yoluna gidebilir.
Ayrıca, bazı durumlarda Tüketici Hakem Heyetleri‘ne de başvuru yapılabilmektedir. Bu heyetler, belirli limitler dahilinde kiracı ile ev sahibi arasındaki uyuşmazlıkları daha hızlı bir şekilde çözebilir. Tüketici Hakem Heyetleri, kiracıların taleplerini değerlendirerek uygun kararlar alabilir.
Eğer ev sahibi, kiracının haklarına saygı göstermezse veya kira sözleşmesine uymuyorsa, kiracının ev sahibini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘na veya İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü‘ne de şikayet etme hakkı vardır. Bu organlar, kiracının yaşadığı mağduriyeti incelemekle görevlidir ve gerekli müdahaleleri yapabilirler.
Sonuç olarak, kiracılar, ev sahiplerine karşı yaşadıkları sorunları çeşitli organlara ve mercilere şikayet edebilirler. Her bir şikayet yolu, farklı süreçler ve sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, kiracıların yaşadıkları sorunları çözme adına doğru yolu seçmeleri büyük bir önem taşır.
Kiracıya İhtarname Kim Çekebilir?
Kiracılar ve ev sahipleri arasındaki ilişkiler zaman zaman karmaşık hale gelebilir. Bu karmaşıklığın en önemli unsurlarından biri ise kiracıya ihtarname çekebilme yetkisidir. İhtarname, hukuki anlamda bir uyarı belgesi olup, tarafların hak ve yükümlülüklerini belirtmekte önemli bir rol oynamaktadır. Peki, kiracıya ihtarname kim çekebilir?
Öncelikle, ihtarname çekme yetkisine sahip olan kişiler genellikle ev sahibi ya da onların vekilleridir. Yani, kiracı, kiralanan mülkü ile ilgili bir yükümlülüğünü yerine getirmediği takdirde, ev sahibi ihtarname göndererek durumu düzeltmesi için bir süre tanıyabilir. Örneğin, kira bedelinin ödenmemesi ya da kiralanan gayrimenkulün amacına uygun kullanılmaması durumlarında, ev sahibi kiracıya ihtarname çekerek, bu yükümlülüklerin yerine getirilmesini talep edebilir.
Bunun yanı sıra, kiracıların da ihtarname çekme hakları bulunmaktadır. Kiracılar, ev sahibi tarafından kendilerine yapılan haksız uygulamalar ya da kira sözleşmesine aykırı durumlarla karşılaştıklarında, ihtiyaç duydukları hukuki süreçleri başlatmak amacıyla ihtarname çekebilirler. Bu durumda, kiracının sürecin yasal çerçevesinde ilerlemesi ve ilgili belgeleri düzgün bir şekilde düzenlemesi önem taşır. İhtarnameler, genellikle bir avukat aracılığıyla gönderilmesi önerilen belgeler olduğundan, bu noktada hukuki danışmanlık almak faydalı olabilir.
Özetle, kiracıya ihtarname çekme yetkisi esasen iki tarafa da ait olan bir durumdur. Ev sahibi, kiracının yükümlülüklerini yerine getirmediği veya mülkü izinsiz şekilde kullandığı durumlarda ihtarname gönderirken; kiracı da ev sahibinin haksız uygulamalarına karşı kendilerini korumak için aynı yolla hukuki süreç başlatma yoluna gidebilir. İhtarname hem kiracılar hem de ev sahipleri için önemli bir iletişim aracı olup, taraflar arasındaki sorunların çözümünde önemli bir rol üstlenmektedir.
Kiracının Evden Çıkarılması Sebepleri – Kiracı Tahliyesi
Kiracının evden çıkarılması, farklı sebeplerle gündeme gelebilen bir durumdur. Bu süreç, hem kiracı hem de ev sahibi açısından karmaşık yasal süreçleri içerebilir. Bu noktada, Kiracı Ev Sahibine İhtarname Çekebilir Mi sorusunun yanı sıra, kiracının tahliyesine neden olan durumların iyi anlaşılması büyük önem taşır.
Kira Sözleşmesine Aykırılık
Kiracının tahliye edilmesinin en yaygın sebeplerinden biri, kira sözleşmesine aykırı davranışlardır. Örneğin, kiracı belirtilen sürede kira bedelini ödememektedir veya sözleşmede yer alan diğer şartlara uymamaktadır. Bu durumu göz önünde bulundurduğumuzda, ev sahibinin yasal yollara başvurma hakkı doğar. Kiracı bu tür durumlarda, sorumluluklarının bilincinde olmalı ve kira sözleşmesine uygun davranmalıdır.
Gayrimenkulü Amacına Uygun Kullanım
Kiracıların, kiralanan mülkü amacına uygun kullanmamaları da bir tahliye sebebi olabilir. Örneğin, konut olarak kiralanan bir dairenin, ticari faaliyetler için kullanılması durumu, ev sahibinin haklarını ihlal eder. Bu tür durumlarda, ev sahibi, kiracının tahliyesi için gerekli işlemleri başlatabilir.
Mülk Sahibinin Kendi İhtiyacı
Ev sahibi, mülkünü kendi ihtiyacı doğrultusunda kullanmak istediğinde de kiracının tahliyesini talep edebilir. Bu durumda, ev sahibinin kendi oturum amacıyla kiracısını evinden çıkarma yetkisi bulunmaktadır. Ancak, burada dikkat edilmesi gereken husus, ev sahibinin bu durumu zamanında bildirmesi ve gerekli belgeleri sağlamasıdır.
Kiracıya Cezai Yaptırımlar
Kiracının kira sözleşmesine, yasalara veya ev sahibinin koyduğu kurallara uymaması durumunda, ev sahibi kiracıya karşı cezai yaptırımlar uygulayabilir. Kiracıya yapılan ihtarnameler, sözleşme hükümlerine uyulmadığı takdirde tahliyeye yol açabilecek önemli adımlardır. Bu bağlamda, kiracıların yasal haklarını tam olarak bilmesi ve bu hakları korumak için adım atmaları son derece önemlidir.
Bu nedenle, kiracının evden çıkarılması süreci, pek çok yasal detayı barındırmakta ve dikkatli bir yaklaşım gerektirmektedir. Hem kiracıların hem de ev sahiplerinin, bu süreçte haklarını ve yükümlülüklerini tam olarak anlaması, ileride yaşanabilecek sorunların önüne geçilmesi adına oldukça faydalı olacaktır.
Evden Çıkmayan Kiracıya Tazminat Davası
Kiracının evden çıkmaması durumunda, ev sahiplerinin yaşadığı en büyük sorunlardan biri, kiracının tahliyesinin yanı sıra tazminat talep etme süreçleridir. Kiracıların, sözleşme koşullarına aykırı davranarak evden çıkmamaları durumunda, ev sahipleri yasal haklarını kullanma yoluna gidebilirler. Öncelikli olarak, kiracının kiralamış olduğu mülkü zamanında boşaltmaması, ev sahibinde hem maddi hem de manevi kayıplara neden olabilir.
Ev sahipleri, kiracı ev sahibine ihtarname çekebilir mi sorusunun cevabını anlamak adına, kiracıya karşı tazminat davası açma taleplerine dair belirli adımları izlemelidir. Kiracının evden çıkmaması, ev sahibinin yasal olarak mülküne erişimini engellediği için, tazminat davalarının açılması açısından önemli bir sebep teşkil eder.
Tazminat davası açmadan önce, kiracının tahliye sürecinin başlatılması gerekmektedir. Bu aşamada, kiracıya yapılan ihtarname ile tahliye talebi resmi olarak bildirilmelidir. Kiracı, ihtarnameye rağmen evden çıkmadığı takdirde, ev sahibi bir avukat aracılığıyla mahkemeye başvurabilir. Mahkeme, kiracı aleyhine karar verirse, ev sahibi kiracısından belirli bir tazminat talep etme hakkını kullanabilir.
Tazminat davasında, ev sahibinin kayıplarını somut delillerle kanıtlaması önemlidir. Örneğin, kiracının mülkü boşaltmadığı süre boyunca oluşan kira kaybı, diğer masraflar ve mülkün durumunun kötüleşmesi gibi unsurlar göz önüne alınmalıdır. Bu tür belgeleri toplamak, tazminat talebinin mahkemede kabul edilme olasılığını artırır.
Kiracının mülkü boşaltmamış olması, sadece finansal kayıplar getirmekle kalmaz, ev sahibi için aynı zamanda manevi bir yıpranma da yaratır. Bu nedenle, tazminat davası açmak, kiracının gereksiz yere mülk sahibini mağdur etmesinin önüne geçmek adına önemlidir. Tüm bu süreçleri en iyi şekilde yönetebilmemiz için, her aşamada bilgi sahibi olmaya ve gerekli hukuki destek almaya özen göstermeliyiz.
Tahliye Davası Sürerken Kiracı Çıkarsa Ne Olur
Tahliye süreci, kiracının kiraladığı konuttan çıkartılması amacıyla açılan bir davadır. Ancak bazen, bu süreç boyunca kiracı, hukuki bir zorunluluk olmaksızın kendiliğinden evden çıkabilir. Bu durumda, kiracının kiradan çıkması sürecinin hukuki boyutları ve ev sahibi açısından doğabilecek sonuçlar son derece önemlidir.
İlk olarak, kiracının tahliye davası sürerken çıkması durumunda, ev sahibi açısından oluşan avantajlar ve dezavantajlar üzerinde durmalıyız. Kiracı, davası devam ederken evden çıktığı takdirde, kiraladığı konut üzerindeki hakları sona erer. Örneğin, üzerinde süren bir tahliye davası dahi olsa, kiracı konuttan çıktığı andan itibaren ev sahibinin kira bedelinden muaf olmaları söz konusu olacak ve kiracının da taşınmaz üzerindeki hakları sona erecektir. Bu, ev sahibinin kiracıdan herhangi bir tazminat talep edebilmesi açısından önemli bir durumdur.
Öte yandan, kiracının çıkışı sırasında bazı belirsizlikler ve hukuki mükellefiyetler ortaya çıkabilir. Ev sahibi, kiracının çıkışını takip etmeli ve bu durumu resmi olarak belgelenmelidir. Kiracı evden çıktıktan sonra, ev sahibi kendisine ait taşınmazı kontrol etmeli ve işlevselliğini sağlamalıdır. Kiracının çıkışı esnasında eşyaların durumu, taşınmazın genel durumu gibi hususlar, ileride oluşabilecek uyuşmazlıklarda dikkate alınması gereken unsurlar arasında yer alır.
Ayrıca, eğer kiracı, tahliye davası başlatıldıktan sonra herhangi bir gerekçe ile çıkıyorsa, bu durumun, kiracıya karşı tazminat talebini güçlendirebileceğini unutmamak gerekir. Kiracı, ev sahibiyle karşılıklı olarak yapılan sözleşmeye aykırı davrandığı takdirde, ev sahibi zararını talep edebilir. Bunun yanı sıra, kiracının evden çıkması, ev sahibinin yeni kiracı bulma sürecini hızlandırabilir, dolayısıyla ev sahibi, taşınmaz üzerinden daha fazla gelir elde etme fırsatını elde edebilir.
Sonuç olarak, tahliye davası sürerken kiracı çıkarsa durumu ev sahibi için genellikle olumlu bir hal alabilir; fakat bu süreçte dikkatli olunmalı ve her adım belgelenmelidir. Böylece gelecekte karşılaşılabilecek problemlerin önüne geçilmiş olur. Bu bağlamda, kiracının çıkış sürecinin düzgün bir şekilde yönetilmesi, ev sahibinin haklarının korunması açısından elzemdir.
Sıkça Sorulan Sorular
Kiracı ev sahibine ihtarname gönderme hakkına sahip midir?
Evet, kiracı ev sahibine ihtarname gönderme hakkına sahiptir. Kiracılar, kira sözleşmesi ile belirlenen şartların ihlal edilmesi durumunda, ev sahibine resmi bir ihtarname gönderebilirler. Bu ihtarname ile kiracı, ev sahibinden belirli bir durumu düzeltmesini talep edebilir, örneğin kira bedelinin ödenmemesi ya da evdeki bakım sorunları gibi. İhtarname, kiracının haklarını koruma amacı taşır ve bu süreç, taraflar arasındaki iletişimi de güçlendirebilir.
İhtarname gönderirken hangi unsurların bulunması gerekir?
İhtarname gönderirken bazı temel unsurların bulunması gerekmektedir. Öncelikle, ihtarnamenin kim tarafından gönderildiği ve kime gönderildiği açıkça belirtilmelidir. Ayrıca, ihtarnamenin içeriğinde hangi konularda uyarıda bulunulduğu ve kiracı olarak hangi hakların talep edildiği detaylı bir şekilde ifade edilmelidir. İhtarname, tarihli bir belge olarak saklanmalı ve ilgili tüm tarafların ulaşabileceği şekilde düzenlenmelidir.
Ev sahibi ihtarnameye cevap vermek zorunda mıdır?
Ev sahibi, kiracının gönderdiği ihtarnameye cevap verme zorunluluğuna sahiptir. İhtarname, kiracının bir talebini ve bunun aciliyetini ifade ettiği için, ev sahibinin bu durumu dikkate alarak uygun bir cevap vermesi önemlidir. Cevap yazılmadığı takdirde, kiracı, ev sahibinin ihmali nedeniyle daha sonraki yasal süreçlerde zorlanabilir. Dolayısıyla, ev sahibinin ihtarnameye süresinde ve uygun bir yanıt vermesi kendi sorumluluğundadır.
İhtarname gönderilmeden önce başka hangi yollar denenebilir?
İhtarname gönderilmeden önce, kiracı olarak ev sahibi ile doğrudan iletişim kurmayı deneyebiliriz. Sözlü veya yazılı olarak, yaşanan sorunları paylaşmak ve çözüm önerileri getirmek, ilk aşamada tercih edilecek en etkili yöntemlerden biridir. Eğer bu iletişimden olumlu bir sonuç alınamazsa veya sorun devam ederse, o zaman resmi bir ihtarname gönderilmesi daha uygun olacaktır. Bu tür bir yaklaşım, anlaşmazlıkların dostane bir şekilde çözülmesine yardımcı olabilir.
Altınoklu Avukatlık Bürosu olarak, İstanbul’un merkezi konumunda bulunan ofisimizde müvekkillerimize geniş yelpazede hukuki hizmetler sunmaktan gurur duyuyoruz. İstanbul avukat kadromuz, her biri kendi alanında uzmanlaşmış deneyimli hukukçulardan oluşmaktadır.