Hukuki Makaleler

İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi

Tahliye süreçleri, kiracı ve mülk sahibi arasındaki ilişkilerde sıkça karşılaştığımız konulardan biridir. Her ne kadar kiracıların hakları önemli olsa da, mülk sahiplerinin de belirli ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu bağlamda, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi gibi kavramlar, hukuki süreçlerin sağlıklı ilerlemesi açısından kritik bir öneme sahiptir. Yazımızda, ihtiyaç sebebiyle tahliye ihtarnamesinin ne zaman çekilmesi gerektiğinden, ihbar şartlarına ve tahliye davası için kaç ihtar gerektiğine kadar pek çok soruya yanıt verecek ve sizi bilgilendireceğiz. Hazırsanız, bu konudaki merak ettiklerinizi birlikte keşfedelim.

İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi

Kiracının, mal sahibinin ihtiyaçları sebebiyle tahliye edilmesi, bazı kurallar ve süreler dâhilinde gerçekleşir. İhtiyaç sebebiyle tahliye ihtar süresi; kiracının tahliyesini talep etmek isteyen mal sahibinin, süreci başlatabilmesi için uyması gereken sürelerdir. Bu süreler, hukuki süreçlerin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi adına oldukça önemlidir.

İstanbul Avukat Danışma

İlk olarak, mal sahiplerinin tahliye ihtarını ne zaman yapacaklarına karar vermeleri gerekmektedir. Genel olarak, kiracıya yapılacak olan ihtar; gerekli olan ihtiyaç durumunun varlığı gösterildiği takdirde gerçekleştirilmelidir. Yani, eğer mal sahibi; kiracının tahliye edilmesini istiyorsa, öncelikle ihtiyaç durumunu belgelendirmeli ve bu durumu ihtar içerisinde net bir şekilde ifade etmelidir.

Daha sonra, bu ihtarın geçerliliği için belirli bir süre içerisinde iletilmesi şarttır. Türkiye’de, ihtiyaç sebebiyle tahliye ihtarının, kiracının her türlü ihtiyacını karşılamayan bir durumda olması gerekiyor. Dolayısıyla, kiracıya yapılan ihtar, yapılacak olan ihtarname ile başlar. Kiracıya yapılan ihtarnamede, tahliye için verilen süre genellikle 30 gündür. Ancak, bu süre; mal sahibinin ihtiyaç durumuna, kiracının sözleşmesine, ya da kiracıya tanınan özel durumlara bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Gördüğünüz gibi, talep edilen sürelerin dışında bir ihtar verilmesi, yasal olarak geçerlilik kazanmayacaktır. Ayrıca, ihtiyaç sebebiyle tahliye ihtarının geçerli olabilmesi için kiracının bu ihtara uygun davranması gerekmektedir. Kiracıdan kaynaklanan herhangi bir aksaklık, mal sahibinin haklarını ihlal edebileceği gibi, kiracı tarafında da olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, her iki tarafın da yasal süreçlere uygun bir şekilde hareket etmesi çok önemlidir.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye İhtarname Ne Zaman Çekilmeli?

Bir kiracı ile mülk sahibi arasındaki ilişki, özellikle mülk sahibinin ihtiyaçları göz önünde bulundurulduğunda sıkıntılı bir hal alabilir. İşte tam da bu noktada, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi devreye girmektedir. Kiracının tahliyesi için ihtarname oluşturmanın doğru zamanı, hem hukuki süreçlerin sağlıklı yürütülmesi hem de farklı olası komplikasyonların önüne geçilmesi açısından büyük bir önem taşır.

İlk olarak, ihtiyaç durumunun gerçekten var olduğunun hukuki olarak kanıtlanabilir olması gerektiğini belirtmemiz faydalı olacaktır. Yani, mülk sahibinin kendi ihtiyacını, örneğin kendisinin veya birinci derece akrabasının barınma ihtiyacını açıkça ortaya koyması gerekmektedir. Bu bağlamda, ihtiyaç konusunu belgelendirmek ve daha sonra yapılacak olan tahliye talebini güçlendirmek için gerekli belgelerin ve kanıtların hazır edilmesi önemlidir.

Tahliye ihtarnamesinin ne zaman hazırlanmasına gelecek olursak, genellikle kiracıya en az üç ay önceden yazılı bir bildirimde bulunulması gerekmektedir. Bu süre, hem kiracıya kendisini toparlama imkânı tanır hem de mülk sahibinin yasal gereklilikleri yerine getirmesi açısından önemlidir. Özellikle, ihtarname gönderilmeden önceki hazırlık aşaması da göz önünde bulundurulmalıdır. Mülk sahibinin, ihtiyaç durumunu ortaya koyan çeşitli evrakları toplaması ve gerektiğinde hukuki danışmanlık alması, sürecin sağlıklı işlemesi açısından önemlidir.

Ayrıca, her iki tarafın haklarının korunabilmesi için, ihtarname çekerken dikkat edilmesi gereken bazı ayrıntılar bulunmaktadır. İhtarname, kiracıya doğrudan ulaşmalı ve hukuki açıdan kabul edilebilir bir şekilde teslim edilmelidir. Eğer kiracı tarafından bu ihtarnameye itiraz durumu söz konusu olursa, mülk sahibinin hemen harekete geçerek kanuni yolları araştırması ve ihtarname tarihinden itibaren belirtilen süreler içinde tahliye davasını açması gerekecektir.

Özetle, mülk sahipleri için ihtiyaç nedeniyle tahliye sürecinde zamanlamanın iyi ayarlanması büyük bir önem taşır. Gerekli belgelerin toplanması ve yasal sürelerin dikkate alınması, sürecin sorunsuz bir şekilde ilerlemesine katkı sağlayacaktır.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye İçin İhtar Şart Mı?

Kiracının tahliye edilmesinde, özellikle İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi meselesi oldukça önemlidir. Peki, ihtiyaç nedeni ile tahliye işlemi gerçekleştirmek için bir ihtarname göndermek zorunlu mudur? Bu sorunun yanıtı, hukuki süreçler açısından son derece kritik bir öneme sahiptir.

İhtarname Gönderilmeden Tahliye İşlemi

Öncelikle belirtmeliyiz ki, kiracının tahliye edilmesi için, genellikle ihtarname gönderimi hukuken bir zorunluluk olarak kabul edilmektedir. Eğer mülk sahibi, kiracısından kendi ihtiyaçları doğrultusunda tahliye talep ediyorsa, bu durumda yazılı bir ihtarname hazırlayarak kiracısına iletmesi gerekmektedir. Bu ihtarnamenin içeriği, tahliye sebebinin açık ve net bir şekilde belirtilmesi, ayrıca İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi’nin duyurulması açısından son derece önemlidir.

İhtarname Gönderilmesi Halinde

İhtarname, kiracıya karşı yapılacak hukuki işlemlerin de önünü açmaktadır. İhtarnamenin gönderilmesi, kiracının tahliye edilmesi için gerekli olan hukuki sürecin başlangıcını oluşturur. Eğer mülk sahibi ihtarname göndermeden doğrudan tahliye davası açarsa, bu durum mahkeme tarafından geçerli bir talep olarak değerlendirilmez. Dolayısıyla, kiracıya ihtarname yönlendirilmesi, hem hakların korunması açısından hem de tahliye sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için gereklidir.

Kiracının Hakları ve İhtarnamenin Önemi

Kiracı açısından bakıldığında da, ihtarname bu kişi için önemli bir belge niteliği taşır. İhtarnamenin alınması ile birlikte, kiracı tahliye talebinin gerekçelerini anlayabilir ve kendisine tanınan süre zarfında gerekli hazırlıkları yapma fırsatını elde eder. Bu nedenle, ihtarname süreci, kiracı açısından koruyucu bir mekanizma işlevi görmektedir.

Sonuç olarak, ihtiyaç sebebiyle tahliye işlemleri, hukuki prosedürlerin titizlikle takip edilmesini gerektirir. İhtarname gönderimi, bu sürecin en önemli parçalarından biridir ve bu adımın atlanması, birçok hukuki sorunu beraberinde getirebilir. Mülk sahipleri ve kiracılar arasında sağlıklı bir iletişimin devamını sağlamak ve olası ihtilafların önüne geçmek için, ihtarname sürecini dikkatlice yönetmek büyük önem taşımaktadır.

Tahliye İhtarnamesi Kaç Gün Önce Gönderilir?

İhtiyaç sebebiyle tahliye sürecinde, tahliye ihtarnamesinin ne zaman gönderileceği oldukça önemli bir konudur. Bu durum, hem kiracı hem de kiraya veren açısından yasal süreçlerin sağlıklı yürütülmesi adına kritik bir öneme sahiptir. Genel olarak, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi; kiraya verenin ihtiyaç duyduğu süreyi ifade etmekle kalmaz, aynı zamanda kiracının bu duruma hazırlıklı olabilmesi için gerekli zamanı sağlar.

Tahliye ihtarnamesinin gönderilmesi için belirlenmiş belirli bir süre bulunmaktadır. Kiraya veren, ihtarnamesini kiracıya ulaşması gereken süreyi göz önünde bulundurarak hazırlamalıdır. Özellikle, Türk Borçlar Kanunu’na göre, kiracıya gönderilecek ihtarnamenin, ihtiyaç nedeniyle tahliye talebinde bulunulmadan önce, en az 30 gün önceden gönderilmesi gerekmektedir. Bu, kiracıya yerini boşaltması için gerekli zamanının tanınması açısından önemlidir.

Gönderilecek olan tahliye ihtarnamesinin içeriği de büyük bir dikkat gerektirir. İhtarname, kiracıya yönelik net bir dille yazılmalı ve kiraya verenin ihtiyacı hakkında açık bir bilgi verilmelidir. Ayrıca, kiracının kontrat sürelerinin sona erdiği ve yerinin boşaltılması gerektiği konusunda bilgilendirilmesi kritik bir adım olmaktadır. Yalnızca süre açısından değil, aynı zamanda içeriğin de yasal çerçeveye uygun olması, oluşabilecek hukuki sorunların önüne geçilmesine yardımcı olur.

Daha fazla gereksizlikten kaçınmak adına, tahliye ihtarnamesinin kayda değer bir şekilde teslim alınması gerekmektedir. Kiracıya teslim edilirken, mümkünse noter aracılığıyla ya da taahhütlü posta ile gönderilmesi, belgenin elden teslim alındığını kanıtlamak açısından önemlidir.

Sonuç olarak, ihtiyaç sebebiyle tahliye sürecinde ihbar süresi ve iletim şekli, her iki tarafın da haklarını korumak adına dikkatlice ele alınmalıdır. Kiraya verenin, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi kapsamında gerekli süreleri ve prosedürleri yerine getirmesi, ileride yaşanabilecek hukuki ihtilafların önüne geçmesi açısından oldukça faydalı olacaktır. Bu doğrultuda, her iki tarafın da bu süreci dikkatlice izlemesi büyük önem taşımaktadır.

Tahliye Davası İçin Kaç İhtar Gerekir?

Kiracı ile landlord arasında yaşanan uyuşmazlıklar, sık sık mahkemelerde son bulabiliyor. İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi açısından, tahliye davası açmadan önce atmamız gereken adımlar büyük bir önem taşıyor. Bu süreçte, kiracıya uygun bir şekilde izlememiz gereken ihtarlar, davanın sonucunu doğrudan etkileyebilir. Bu nedenle, kaç ihtar verilmesi gerektiği ve bu ihtarların nasıl düzenlenmesi gerektiği konusunu detaylı bir şekilde incelemeye değer.

Öncelikle, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi içinde, kiracıya en az bir ihtarname göndermek zorundayız. Ancak, bu ihtarname tahliye davası açısından tek başına yeterli olmayabilir. Eğer kiracı, ihtarnameyi aldıktan sonra birkaç gün içinde yerini boşaltmazsa, alacağımız ikinci bir ihtar daha gerekecektir. Bu durum, kiracının tahliye sürecinin yavaşlamaması ve ihtiyaçlarımıza hızlı bir şekilde müdahale edebilmek adına önemlidir.

Her ne kadar hukuken bir ihtarname yeterli görünse de, bazı durumlarda çok sayıda ihtar vermek, mahkeme sürecindeki aleyhimize olan durumu ortadan kaldırabilir. Yani, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi içerisinde yapacağımız ihtarlar, davanın seyrini değiştirebilir. Şöyle düşünelim; kiracıya daha önce ihtar verilmiş olması, durumu ve ihtiyaçları göz önüne alındığında, mahkeme tarafından da dikkate alınabilir. Bu durum, mahkemede, kiracının tahliye edilmesi yönünde bir karar alabilmek için güçlü bir gerekçe sağlamaktadır.

Özellikle, kiracı ile aramızdaki anlaşmazlıklar derinleştiğinde, ihtar dosyamızın her aşamada eksiksiz ve net olması önemlidir. İhtarnamenin içerik hususlarına, ne kadar süre içerisinde yanıt alacağımıza ve kiracının belirtilen süre içinde nasıl bir hareket tarzı sergilediğine dikkat etmemiz gerekiyor. Sonuç olarak, tahliye davası açmadan önce en az bir ihtarname vermenin yeterli olabileceğini ancak duruma göre bu sayının artabileceğini unutmamalıyız. Bu noktada, hukuki bir danışmanlık almak, sürecin sağlıklı ve doğru bir biçimde ilerlemesine katkı sağlayacaktır.

İhtiyaç Nedeniyle (Gereksinim Sebebiyle) Tahliye Davası

Kiracıların tahliyesi için yasal süreçlerin doğru bir şekilde yürütülmesi son derece önemlidir. İhtiyaç sebebiyle tahliye davası, mülk sahibi tarafından kiracının tahliyesi için açılan bir dava türüdür. Bu davanın temelinde, mülk sahibinin, kiracının yerinde bizzat yaşaması veya taşınmazı kullanabilmesi için acil bir ihtiyaç duyduğu iddiası yatar.

İhtiyaç Sebebinin Belirlenmesi

Mülk sahipleri, kiracılarının tahliyesini istemek için ihtiyaç sebeplerini detaylı bir şekilde açıklamak durumundadır. Bu ihtiyaçlar arasında, aile bireylerinin yerleşim ihtiyacı, kira sözleşmesine bağlı çeşitli kullanıcı değişiklikleri veya mülkün ticari amaçlarla kullanılmak istenmesi gibi sebepler sıralanabilir. İhtiyaç sebebinin inandırıcı ve belgelerle desteklenmesi, davanın yürütülmesi açısından kritik bir öneme sahiptir.

Dava Sürecinin İşleyişi

İhtiyaç sebebiyle tahliye davası açılması durumunda, ilk olarak mülk sahibi, kiracıya bir ihtarname göndermelidir. Bu ihtarnamenin içeriği, neden tahliye talep edildiğini ve sürecin ne şekilde ilerlemesi gerektiğini açıkça belirtmelidir. İhtiyaç sebebiyle tahliye davasında, mülk sahibinin elindeki deliller ne kadar güçlü olursa, kiracının bu duruma itiraz etme ihtimali o denli azalır.

Tahliye Davasının Süresi

Dava süreci, genellikle mülk sahibinin ihtarı için belirlediği sürelerin ardından başlamaktadır. Açılan davalarda mahkeme, ihtarname tarihinden itibaren en az İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi kadar bir süre tanıyabilir. Bu süre içerisinde kiracının tahliye edilmesi konusunda bir ciddiyet arz eden durumu göz önüne alınacaktır. Kiracının, tahliye talebine itiraz etmesi durumunda ise, süreç daha da uzayabilir. Bu nedenle, sürecin en başından itibaren doğru bir yürütme ile ilerleme sağlamak, her iki taraf için de önem taşır.

Kısacası, ihtiyaç sebebiyle tahliye davası, mülk sahibi ve kiracı arasındaki ilişkileri düzenleyen önemli bir hukuksal süreçtir. Mülk sahipleri, ihtiyaçlarını doğru bir şekilde ortaya koyarak, kiracıların tahliyesini talep edebilirken, kiracılar da haklarını korumak adına mesaiden ayrılmamalıdır.

Mülk Sahibinin İhtiyacı Nedeniyle Kiracının Tahliyesi

Kiracıların tahliyesi, kiracı ve mal sahibi arasındaki ilişkide önemli bir konudur. Özellikle mülk sahibinin hakları ve ihtiyaçları bağlamında, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi büyük bir rol oynamaktadır. Mülk sahipleri, kendi ihtiyaçları doğrultusunda kiracılarını tahliye etmek isteyebilirler. Bu durumu daha iyi anlamak ve doğru bir süreç izlemek için bazı temel unsurları bilmemiz gerekir.

İlk olarak, mülk sahibi, kiracının tahliyesi için geçerli bir sebep göstermelidir. Bu durumda, mülk sahibinin kendi konutunu ya da iş yerini kullanma gerekliliği öne çıkmaktadır. Mülk sahibi, kiracısının tahliyesini talep ederken, bu ihtiyacını açıkça ifade eden bir ihtarnamenin hazırlanması gerekmektedir. Bu ihtarname, kiracının dikkatini çekmeli ve durumu net bir şekilde aktarmalıdır. Ayrıca, ihtarnamenin, kiracıya ulaşması gereken süre içindeki gereklilikleri de göz önünde bulundurulmalıdır.

Mülk sahipleri, kiracıyı tahliye etmek amacıyla, her zaman mahkemeye başvurmak zorunda değildir. Ancak, herhangi bir olumsuz durumda bu hukuksal sürecin nasıl ilerleyeceğini anlamamız önemlidir. İhtiyaç sebebiyle bir tahliye davası açılmadan önce, kiracıya en az 30 gün öncesinden bir ihtarname gönderilmesi sıklıkla önerilmektedir. Bu süreç, kiracıya ek bir süre tanıyarak, durumu kabullenmesi veya yeni bir konut bulması için fırsat sunar.

Mülk sahibinin ihtiyaçları doğrultusundaki tahliye süreci, mülk sahibinin yasal hakları ile kiracının hakları arasında bir denge kurmayı gerektirir. Kiracı, tahliye sürecinde kendini savunma ve itiraz etme hakkına sahipken, mülk sahibi de kendi ihtiyaçlarını gözetmek durumundadır. Mülk sahipleri, tahliye işlemlerine başlamadan önce kiracılarını bilgilendirmeli ve olası bir anlaşmazlığın önüne geçmek için yapıcı bir iletişim kurmalıdır.

Sonuç olarak, mülk sahibinin ihtiyacı nedeniyle kiracının tahliyesi, titizlik ve planlama gerektiren bir işlemdir. Her iki tarafın da haklarını göz önünde bulundurmak önemlidir. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken hususları göz ardı etmemek, gereksiz sorunların önüne geçecektir. Mülk sahipleri, kiracılarıyla sağlıklı bir iletişim kurarak, hem kendi ihtiyaçlarını karşılayabilir hem de kiracıların haklarına saygı göstermiş olurlar.

İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davası

İhtiyaç sebebiyle tahliye davası, kiracının taşınmazdan çıkarılması sürecinde, mülk sahibinin ihtiyaçları doğrultusunda yürütülen hukuki bir süreçtir. Bu dava, mülk sahibinin, kiralanan taşınmazda kendisinin veya birinci derece akrabalarının ikamet etme ihtiyacını ortaya koyduğu durumlarda açılmaktadır. Bu şartlar altında, kiracıdan taşınmazı boşaltması talep edilir ve bu talebin geçerli olabilmesi için bazı hukuki kriterler bulunmaktadır.

Bir kiracı için bu süreç oldukça önemli sonuçlar doğurabileceğinden, tarafların haklarını ve yükümlülüklerini bilmesi gerekmektedir. İhtiyaç sebebiyle tahliye davası açmadan önce, kiracı ile mülk sahibi arasında karşılıklı iletişim sağlanması faydalı olabilir. Mülk sahibinin, ihtiyaç sebebini açık ve net bir biçimde ifade etmesi, sürecin daha az sorunla ilerlemesine yardımcı olabilir. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus ise, mülk sahibinin ihtiyaç gerekçesinin kanıtlanabilir olmasıdır.

Dava sürecinde mahkemeye başvuran mülk sahibi, ihtiyaç sebebini ortaya koyacak belgelerle başvuruda bulunmalı ve kiracının çıkarılması talebini gerekli hukuki dille ifade etmelidir. Örneğin, resmi evraklar, tanık ifadeleri veya uzman raporları gibi belgelerle bu ihtiyacın ne kadar acil olduğunu ispatlayabiliriz. Dolayısıyla, sadece mülk sahibi olarak değil, kiracı olarak da bunu göz önünde bulundurmamız gerekmektedir; çünkü kiracı, her zaman haklarını koruma hakkına sahiptir.

Tahliye davası, genellikle hızla sonuçlanabilen bir süreç olsa da, her iki tarafın da yapması gereken hazırlıklar ve dikkat etmesi gereken prosedürler bulunmaktadır. Mülk sahibinin, İhtiyaç Sebebiyle Tahliye İhtar Süresi boyunca kiracısına yeterli süre tanıması, ileride açılabilecek davaların önüne geçebilir. Ayrıca, kiracı açısından, tahliye davasına karşı itiraz etme hakkımız olduğunu unutmamalıyız. Kiracı olarak, durumumuzu gözden geçirip hukuki yollarla haklarımızı korumamız her zaman mümkündür.

Sonuç olarak, ihtiyaç sebebiyle tahliye davası, her iki taraf açısından da dikkatle ele alınması gereken bir konudur. Mülk sahibi ve kiracı olarak, hangi hak ve yükümlülüklerin olduğunu bilmek ve bu sürece başlarken gerekli adımları atmak, ileride yaşanacak olumsuz durumların önüne geçmek adına kritik öneme sahiptir.

Sıkça Sorulan Sorular

Tahliye ihtarının süresi ne kadardır?

Tahliye ihtarının süresi, kiracının tahliyesi için gerekli olan ihtar süresidir. Genel olarak, kiracının sözleşmesine ve kiralama şartlarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ancak, Türkiye’deki genel uygulama, kiracıya yazılı olarak yapılan ihtarlar için 30 gün süre tanınmasıdır. Bu süre, kiracının ihtar tarihinden itibaren tahliye işlemini gerçekleştirmesi için yeterli bir zaman dilimi sunar. Bu nedenle, kiracının ihtar sonrası belirtilen süre içinde taşınması önemlidir.

İhtarname nasıl hazırlanmalıdır?

İhtarname hazırlarken, öncelikle kiracının bilgileri ve kiralanan yerin adresi net bir şekilde belirtilmelidir. Ayrıca ihtarnamenin nedeni de açık bir şekilde ifade edilmelidir. Yasal olarak, ihtarname tesis edildikten sonra kiracıya taahhütlü posta yoluyla veya bizzat teslim edilmesi gerekmektedir. Bu hazırlığın doğru ve eksiksiz yapılması, yasal süreçte olası sorunların önüne geçilmesi açısından oldukça önemlidir. Ayrıca ihtarnamede, tahliye tarihi de açıkça belirtilmelidir.

Kiracı ihtara itiraz edebilir mi?

Evet, kiracı ile yapılan ihtar durumuna bağlı olarak itiraz edebilir. Kiracı, ihtarnameyi aldığında, ihtara itiraz etme hakkına sahiptir. Bu itiraz, kiracının sözleşme şartlarına uyduğunu veya ihtarın haksız olduğunu düşündüğü durumlarda yapılabilir. İtiraz etmek isteyen kiracı, geçerli sebeplerle itirazını resmi olarak kiraya verene bildirmelidir. Böylelikle, ihtar süreci tekrar değerlendirilmek üzere yasal çerçeve içerisinde ilerler.

Hangi durumlarda tahliye ihtarı yapılır?

Tahliye ihtarı, kiracının kiralama sözleşmesine uymadığı veya sözleşmede belirtilen şartları ihlal ettiği durumlarda yapılır. Bu durumlar arasında, kiracının kira bedelini zamanında ödememesi, kiralanan mülkün amacına aykırı kullanılması, mülkün zarara uğratılması veya sözleşmeden belirtilen diğer yükümlülükleri yerine getirmemesi gibi sebepler bulunmaktadır. Her durumda, kiraya verenin yasal haklarını kullanarak tahliye ihtarı göndermesi mümkündür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir