Boşanma süreci, birçok çift için zorlu ve duygusal bir yolun başlangıcıdır. Bu süreçte tarafların en çok merak ettiği konuların başında ise çekişmeli boşanma davasında nafaka ve tazminat ne kadar olur sorusu gelir. Türk Medeni Hukuku ve Aile Hukuku kapsamında bu miktarların nasıl belirlendiğini, çekişmeli boşanma davasında nafaka türleri ve hesaplanma yöntemlerini detaylı bir şekilde ele alacağız. Ayrıca çekişmeli boşanma davasında tazminat miktarlarının nasıl belirlendiği, çocuk nafakası ve her yıl nafaka tutarında yapılacak artış oranları gibi önemli bilgileri sizlerle paylaşacağız. Özellikle erkeklerin hangi durumlarda nafaka ödemekten muaf olabileceklerine de değinerek, tüm taraflar için aydınlatıcı bir rehber sunmayı amaçlıyoruz. Gelin, bu karmaşık süreci daha anlaşılır hale getirelim.
Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur?
Çekişmeli boşanma davalarında en merak edilen konulardan biri nafaka ve tazminat miktarıdır. Öncelikle, Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur? sorusunun cevabını etkileyen faktörleri inceleyelim:
- Eşlerin Gelir Durumu: Mahkeme, nafaka miktarını belirlerken eşlerin maddi durumunu göz önünde bulundurur. Eşlerden biri diğerine ekonomik olarak bağımlıysa, nafaka miktarı daha yüksek olabilir.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2016/11305 E. 2016/11631 K. 17.10.2016 TARİHLİ KARAR
“TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.”
- Kusur Durumu: Boşanma sürecinde kim daha kusurlu bulunursa, tazminat miktarı buna göre belirlenir. Kusurlu tarafın daha yüksek tazminat ödemesi beklenir. Aynı yönde 4721 sy. Medeni Kanunun 175. maddesinde boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği düzenlenmiştir. Buna göre daha ağır kusurlu eş diğer eşten yoksulluk nafakası alamayacaktır.
- Çocukların Durumu: Velayet, çocukların yaşam koşulları ve eğitim giderleri de hesaplamalarda önemli rol oynar.
Nafaka türlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Yoksulluk Nafakası: Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan eşe ödenir.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ 2021/4645 E. 2021/5308 K. 28.6.2021 TARİH:
“Dosya kapsamından; tarafların 14.04.2015 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 15.000 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan 1 yıldan uzun bir süre geçtiği anlaşılmaktadır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. ”
- İştirak Nafakası: Çocukların bakımı ve eğitimi için ödenen nafakadır.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ T. 13.12.2021, 2021/8556 E., 2021/9484 K.;
“…Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuklar 2004 doğumlu Mutlu ve 2016 doğumlu …’in ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir…”
- Tedbir Nafakası: Boşanma süreci devam ederken geçici olarak ödenen nafakadır.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2016/10180 E. 2017 /74 K. 16.01.2017 TARİH:
“Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.”
Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur? gibi konular hem duygusal hem de maddi açıdan karmaşık olabilir. Ancak Türk Medeni Hukuku, bu tür davalarda adil bir şekilde karar verilmesini sağlar. Mahkeme, yukarıda belirtilen faktörleri dikkate alarak, hem nafaka hem de tazminat miktarını titizlikle belirler. Bu nedenle, bireysel koşulların dikkatlice değerlendirilmesi önemlidir.
T.C. YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ E. 2016/4481 K. 2016/8685 T. 1.6.2016
“Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. Önceki dava tarihi ile bu davanın açıldığı tarih arasında 1,5 yıldan fazla süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır. Müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, davacı anne ile nafaka yükümlüsü babanın ekonomik durumu gözetilerek, hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak uygun bir artış miktarına hükmedilmelidir.”
Unutmayalım ki, Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka ve Çekişmeli Boşanma Davasında Tazminat Miktarları konusunda en doğru bilgiye ulaşmak ve yeterli desteği almak için uzman bir avukatla çalışmak her zaman en iyi yaklaşımdır.
İlgili Makale: Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Açılır?
Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminatın Belirlenmesi
Çekişmeli boşanma davasında nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi, birçok farklı unsura bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Mahkemelerin karar verirken dikkate aldıkları kriterler, adil ve hakkaniyetli bir sonuç elde etmeye yönelik olup, tarafların ekonomik durumları ve yaşam standartlarını koruma amacı güder. İşte bu süreçte dikkate alınan bazı temel faktörler:
- Tarafların Gelir Durumları: Davanın taraflarının gelirleri, mal varlıkları ve ekonomik koşulları, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesinde büyük rol oynar. Gelir beyanları ve banka kayıtları gibi dokümanlar bu değerlendirmelerde incelenir.
- Tarafların Kusur Durumu: Mahkemeler, tarafların boşanma sürecindeki kusur durumlarını da göz önünde bulundurur. Çekişmeli boşanma davasında tazminat miktarları belirlenirken, taraflardan birinin daha kusurlu olup olmadığı önem taşır.
4721 sy. Medeni Kanun 174. maddesinde düzenlenen Maddî ve manevî tazminat hükümlerine göre “Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.”
- Yaşam Standartlarının Korunması: Mahkeme, boşanma sonrası tarafların yaşam standartlarını korumayı amaçlar. Bu noktada, çocukların bakımı ve eğitim giderleri özellikle dikkate alınır.
Çekişmeli boşanma davasında nafaka ve tazminatın belirlenmesi sürecinde dikkat edilmesi gerekenler özetle şu şekildedir:
- Geçici (Tedbir) Nafaka: Dava süresince geçerli olur ve maddi destek sağlar.
- Yoksulluk Nafakası: Boşanma sonrası yoksulluğa düşecek eşe verilir.
- İştirak Nafakası: Çocuklarının bakım ve eğitim giderlerini karşılamak amacıyla ödenir.
Bu kriterler ışığında mahkemeler, tarafların ekonomik durumlarını dengeli bir şekilde değerlendirmeye çalışır ve adil bir sonuca ulaşmayı hedefler. Böylelikle, Türk Medeni Hukuku’na uygun ve tüm tarafların haklarını gözeten bir karar verilmiş olur.
İlgili: Anlaşmalı Boşandıktan Sonra Nafaka Davası Açılabilir Mi?
Nafaka Türleri ve Hesaplanması
Boşanma sürecinde taraflar arasında en çok tartışma konusu olan konulardan biri de nafakadır. Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur sorusuna yanıt verebilmek için öncelikle nafaka türlerini ve bunların nasıl hesaplandığını anlamamız gerekmektedir.
İştirak Nafakası
İştirak nafakası, boşandıktan sonra çocukların bakım masraflarını karşılamak amacıyla ödenir. Bu nafaka türü, çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına ve eğitim durumuna göre belirlenir. Hakim, çocuğun yaşam standartlarını korumayı amaçlar ve genellikle çocuğun günlük ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak karar verir. Genellikle taraflar talep etmese dahi velayeti almayan taraf, velayeti alan tarafa çocukların bakımı ve giderleri için iştirak nafakasına hakim kendiliğinden hükmedebilir.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ T.02.06.2011, 2010/8242 E., 2011/9737 K.
“…İştirak nafakası boşanmanın fer’ilerinden olup harç gerekmeden boşanma ve ayrılık davasının her aşamasında yazılı veya sözlü olarak talep edilebileceği gibi, talep olmasa bile, hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gereklidir. Dava dilekçesinde talep olmadığı halde sonradan iştirak nafakası istenmesi davanın veya talebin genişletilmesi niteliğinde olmayıp; istenmesi hatta mevcut isteğin arttırılması için ıslaha da gerek yoktur. Açıklanan nedenlerle, boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş tarafın gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlü olduğu (TMK md.182) hususu gözetilerek; velayeti temyiz eden anneye verilen çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte açıklanan sebeple BOZULMASINA…”
Yoksulluk Nafakası
Yoksulluk nafakası, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek taraf için ödenmesi gereken nafakadır. Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka miktarı belirlenirken, tarafların ekonomik durumları, sosyal statüleri ve boşanma sonrası yaşam standartları değerlendirilir. Bu nafaka, süreli veya süresiz olarak ödenebilir.
Tedbir Nafakası
Tedbir nafakası, boşanma davası devam ederken geçici olarak verilen bir nafakadır. Bu nafakanın amacı, dava süresince mağdur olacak tarafın geçimini sağlamaktır. Mahkeme, taraflardan birinin maddi olarak diğerine ihtiyacı olduğu kanısına varırsa, bu tür bir nafaka ödenmesine karar verebilir.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2014/143 E. 2014/1023 K. 28.01.2014 TARİH;
“Somut olayda, davacının (nafaka yükümlüsünün) işinden çıkartılmış olması mahkemece önemli değişiklik olarak kabul edilmiştir. Bu husus, davacının tüm gelirini kaybettiği işinden elde etmesi halinde geçerli bir neden olarak kabul edilebilecektir. Ne var ki, taraflar arasında daha önce görülmüş olan davalarda; davacının taşınmazlarından (işyerleri ve tavuk çiftliğinden) kira geliri elde ettiği belirlenmiş olup mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmamıştır. Bundan ayrı, işinden çıkartılmış olan davacının, bu sebeple dava dışı işyerinden işçilik alacaklarına karşılık bir tazminat alıp almadığı veya bu tazminatı almak amacıyla dava açıp açmadığı hususları da açıklığa kavuşturulmamıştır. Buna göre mahkemece; davacının tüm gelir kalemleri, gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılarak tespit edilmeli, davacının elde ettiği kira gelirlerinin, toplam geliri içindeki oranı belirlenmeli, ayrıca davacının dava dışı işyerinden işçilik alacakları sebebiyle tazminat alıp almadığı açıklığa kavuşturulmalı, bundan sonra davacının ekonomik ve sosyal durumunda önemli ölçüde bir değişiklik olup olmadığı karar yerinde tartışılmalı ve ortaya çıkacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında bir hüküm tesis edilmelidir.”
Nafaka Hesaplanmasında Dikkate Alınan Kriterler
Nafaka miktarı belirlenirken çeşitli kriterler göz önünde bulundurulur. Bu kriterler, Tarafların gelir durumu ve mal varlığı, Yaşam standartları, Çocukların eğitim ve sağlık masrafları, Bireylerin yaş ve sağlık durumu gibi unsurları içerir.
- Gelir ve Mal Varlığı: Tarafların ekonomik gücü ve sahip oldukları mal varlığı, nafaka miktarını doğrudan etkiler.
- Çocukların İhtiyaçları: Çocuğun eğitim, sağlık ve diğer günlük masrafları dikkate alınarak iştirak nafakası hesaplanır.
- Yaşam Standartları: Boşanma sonrası tarafların koruması gereken yaşam standartları göz önüne alınır.
- Sağlık Durumu: Taraflardan birinin sağlık durumu, nafaka miktarını etkileyen önemli bir faktördür.
Nafaka türleri ve hesaplanmasında dikkate alınan bu kriterler, Çekişmeli Boşanma Davasında Tazminat ve nafaka miktarının belirlenmesinde önemli rol oynar. Bu süreçte, tarafların haklarını ve karşılıklı sorumluluklarını iyi bilmeleri, adil bir sonuç elde etmek için büyük önem taşır.
Çekişmeli Boşanma Davasında Tazminat Miktarları
Çekişmeli boşanma davalarında, tazminat miktarlarının belirlenmesi oldukça karmaşık bir süreçtir ve birçok faktör gözetilmelidir. Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur sorusuna yanıt ararken, tazminatın ne kadar olacağı konusu özellikle kritik bir rol oynamaktadır. Çekişmeli Boşanma Davasında Tazminat miktarlarını belirlerken, bazı temel kriterleri göz önünde bulundururuz. Bu kriterler aşağıda detaylandırılmıştır:
- Evlilik süresi: Evlilik ne kadar uzun süre devam ettiyse, tazminat miktarı da genellikle o kadar yüksek olabilir.
- Eşlerin ekonomik durumları: Boşanma sürecinde eşlerin mali kaynakları ve kazanç potansiyelleri değerlendirilir. Bu, tazminat miktarını doğrudan etkileyen bir faktördür.
- Eşlerin kusur derecesi: Boşanmada hangi tarafın kusurlu olduğu ve bu kusurun evliliğin sona ermesinde ne derece etkili olduğu da tazminat miktarını belirleyen önemli bir etkendir.
- Yaşam standartları: Boşanma öncesi alışılan yaşam standardının sürdürülmesi gerekliliği göz önünde bulundurularak, tazminat miktarı belirlenir.
Türk Medeni Hukuku’na göre, maddi ve manevi tazminat olmak üzere iki tür tazminat talep edilebilir:
Maddi Tazminat
Maddi tazminat, eşlerin boşanma nedeniyle uğradıkları mali zararın telafi edilmesi amacıyla talep edilir. Bu tazminat türünde, tarafların ekonomik kayıpları detaylı bir şekilde hesaplanarak mahkemeye sunulur.
Aynı şekilde 4721 sy. Türk Medeni Kanunun 174/1. maddesine göre mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Buna göre önemli nokta şudur ki maddi tazminat alabilmek adına kusursuz veya daha az kusurlu olmak gerekmektedir.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ 2021/1110 E., 2021/2529 K. ;
“…davacı erkek yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174/1 maddesi kapsamında maddi tazminatın tâyininde değil ancak ve ancak maddi tazminatın miktarının belirlenmesinde dikkate alınabilecek bir ölçüt olduğu, hâl böyle olunca boşanmaya sebebiyet veren olaylarda maddi tazminat isteyen davacı erkeğin, davalı kadından daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı, boşanma sonucu erkeğin, en azından anılan yönlerden davalı kadının maddi desteğini yitireceği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50,51) dikkate alınarak davacı erkek yararına uygun miktarda maddi tazminata hükmedilecek yerde yazılı gerekçe ile talebinin reddine karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.”
Manevi Tazminat
Manevi tazminat ise, boşanma sürecinde yaşanan duygusal sıkıntıların ve psikolojik zararların telafisi içindir. Bu tür tazminatlar genellikle “acı, elem ve ıstırap” gibi kavramlar üzerinden değerlendirilir ve miktarları mahkemelerce belirlenir.
Aynı şekilde 4721 sy. Türk Medeni Kanunun 174/2. maddesine göre boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Buna göre önemli nokta şudur ki manevi tazminat alabilmek adına daha az kusurlu olmak gerekmektedir.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ 2021/809 E., 2021/1996 K. ;
“… Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır. Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorundadır. Açıklanan ilkeler gözetildiğinde davalı-karşı davacı erkek yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı, ölçülülük ilkesine uygun olmayıp fazla bulunmuştur. Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde yer alan hakkaniyet ilkesi gözetilerek daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.”
Çekişmeli Boşanma Davasında Tazminat miktarları, birçok değişkenin dikkate alındığı karmaşık bir süreç neticesinde belirlenir. Hak kaybına uğramamak adına, süreç boyunca uzman bir aile hukuku avukatından destek almak büyük önem taşır.
Çocuk Nafakası Ne Kadar?
Çekişmeli boşanma davalarında nafaka miktarının belirlenmesi önemli bir konudur, özellikle de çocuk nafakası söz konusu olduğunda. Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur sorusunu yanıtlamak için öncelikle bazı hukuki düzenlemeler ve kriterler incelenmelidir.
Çocuk nafakası ne kadar olur sorusuna yanıt verirken şunlar dikkate alınır:
- Ebeveynlerin gelir durumu ve maddi gücü: Nafaka miktarının belirlenmesinde en önemli kriterlerden biridir. Mahkeme, ebeveynlerin gelirlerini ve ekonomik durumlarını detaylı şekilde inceler. Buna ilişkin sosyo-ekonomik durum raporları ve SGK kayıtları esas alınır.
- Çocuğun yaşı ve ihtiyaçları: Çocukların yaşı, sağlık durumu, okula devam edip etmemesi gibi faktörler de nafaka miktarını etkiler. Örneğin, okul masrafları, sağlık giderleri gibi kalemler nafaka miktarını artırabilir.
- Ebeveynlerin yaşam standartları: Mahkeme, çocuğun boşanmadan önceki yaşam standartlarını korumaya çalışır. Bu nedenle ebeveynlerin yaşam standartları da göz önünde bulundurulur.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2017/5185 E. 2018/1050 K. ;
“….mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim nazara alınarak, daha uygun bir artışa karar verilmesi gerekirken, düşük miktarda yapılan artırımla müşterek çocuk için aylık 350,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.”
Çocuk Nafakasının Hesaplanması
Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka belirlenirken çeşitli faktörler göz önünde bulundurulur. Çocuk nafakasının hesaplanmasında kullanılan bazı kriterler:
- Gelir Beyanı: Ebeveynlerin düzenli gelirleri beyan edilir ve belgelerle kanıtlanır.
- Giderler: Çocuğun eğitim, sağlık ve diğer ihtiyaçlarına yönelik giderler hesaplanır.
- Ekonomik Durum: Ebeveynlerin ekonomik durumu ve yaşam koşulları dikkate alınır.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2014/13524E. 2015/753 K.
“Dava, iştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan nafaka belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Nafaka takdir edilirken tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır.”
Çocuk Nafakasında Dikkate Alınan Faktörler
Çocuk nafakası belirlenirken dikkate alınan bazı temel faktörler şunlardır:
- Eğitim Masrafları
- Sağlık Giderleri
- Barınma Masrafları
- Giyim ve Ulaşım Giderleri
Çocuk nafakasının miktarını mahkeme belirlerken, çocuğun hem mevcut ihtiyaçlarını hem de gelecekteki olası ihtiyaçlarını göz önünde bulundurur. Bu nedenle nafaka miktarı her olay için farklılık gösterebilir ve verilen kararlar birçok değişkene dayanır. Çekişmeli Boşanma Davasında Tazminat konusuna da değinildiğinde, çocukların ve ebeveynlerin haklarını korumaya yönelik dengeli bir yaklaşım benimsenir.
Çocuk nafakası her yıl belirli oranlarda artırılabilir, bu artış oranları yine mahkeme kararına ve ülkenin ekonomik koşullarına bağlı olarak değişir. Genel olarak, Türkiye’de çocuk nafakası, enflasyon oranları ve yaşam maliyetindeki artışa paralel olarak düzenli aralıklarla güncellenir.
Unutulmamalıdır ki, çocuk nafakası belirlenirken en ince ayrıntısına kadar değerlendirilen kriterler, çocuğun maddi ve manevi açıdan en iyi şekilde korunmasını hedefler.
Nafaka Her Yıl Yüzde Kaç Artar?
Çekişmeli boşanma davasında tarafların finansal durumları göz önünde bulundurularak belirlenen nafaka miktarı, yıllık olarak belirli oranlarda artırılmaktadır. Türk Medeni Hukuku gereğince, nafaka miktarının her yıl artışı, genel ekonomik veriler ve enflasyon oranları baz alınarak hesaplanır. Bu artışın belirlenmesi aile mahkemeleri tarafından yapılır ve mahkemenin verdiği kararlar bağlayıcıdır.
Ekonomik Koşullar ve Enflasyon Oranları
Nafaka artış oranı belirlenirken dikkate alınan en önemli faktörlerden biri, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon oranlarıdır. Enflasyon, tüketici fiyatlarındaki yıllık artışı ifade eder ve nafaka miktarının güncellenmesinde temel ölçüt olarak kullanılır. Mahkemeler, genel ekonomik durumu ve TÜİK verilerini analiz ederek nafaka artış oranlarını belirler.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2016/22177 E., 2017/10742 K.;
“…Mahkemece, iştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir.
Somut olayda, davacı annenin özel bir firmada asgari ücretle çalıştığı, babasına ait evde babası, annesi ve iki çocuğu ile birlikte kaldığı, 2012 model Sedan marka otomobili olduğu; davalı babanın da emekli aylığının olduğu ancak aylığının miktarının bilinmediği, kira gelirinin olduğu, annesiyle geçici kaldığı anlaşılmıştır.
Tarafların gerçekleşen sosyol-ekonomik durumlarına, müşterek çocukların yaşı ve ihtiyaç düzeyine, nafakanın niteliği ile önceki nafaka tarihinden itibaren geçen süreye göre yerel mahkemece takdir edilen iştirak nafakası miktarları biraz fazla bulunmuş, bu husus hakkaniyet ilkesine aykırı görülmüş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
O halde mahkemece yapılacak iş; çocukların yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, nafaka yükümlüsü babanın ekonomik durumu, önceki nafaka tarihinden itibaren geçen süre gözetilerek ve TMK’nın 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak daha az miktarda nafakaya hükmetmek olmalıdır.”
Mahkeme Kararlarına Göre Artış Oranları
- Yıllık Artış Oranı: Genellikle mahkemeler, enflasyon oranını baz alarak nafaka miktarını yıllık olarak artırır. Bu oran, %10 ile %20 arasında değişiklik gösterebilir.
- Geçmiş Dönemlerin İncelemesi: Mahkemeler, önceki yıllarda verilen nafaka artış oranlarını ve ekonomik durumu değerlendirerek sonraki yılların artış oranlarını belirler.
Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur? sorusunun cevabında nafaka artışının yıllık belirlenmesinde izlenen kriterlerin önemi büyüktür. Nafaka artış oranları aile hukukunun diğer unsurları gibi kişisel ve ekonomik faktörlere göre değişkenlik göstermektedir.
YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ 2016/15617 E., 2017/4346 K.,
“…Hükmedilen nafakanın yıllık artış oranına ilişkin yerleşmiş Yargıtay Uygulamaları gözönünde bulundurularak “TÜİK tarafından açıklanan ÜFE” oranında artışına hükmedilmesi gerekirken “TEFE+ TÜFE toplamının yarısı oranında” artırılmasına karar verilmesi yerinde değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK.438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1 numaralı bendindeki “TEFE+ TÜFE toplamının yarısı oranında” sözlerinin çıkarılarak yerine “TÜİK tarafından açıklanan ÜFE” sözlerinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.03.2017 günü oybirliğiyle karar verildi.”
İstisnai Durumlar
Bazı durumlarda nafaka her yıl yüzde kaç artar sorusunun cevabı kişisel duruma göre farklılık gösterebilir. Örneğin:
- Maddi Durumun Değişmesi: Nafaka ödeyen veya alan tarafın maddi durumunda ani değişiklikler meydana gelirse, mahkeme bu durumu göz önünde bulundurarak artış oranını yeniden belirleyebilir.
- Anlaşmalı Artış Oranı: Taraflar arasında yapılan anlaşmaya göre belirlenen özel artış oranları da geçerli olabilir.
Bu şekilde, Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka miktarının yıllık artışının nasıl belirlendiğini genel hatlarıyla açıklamış olduk. Mahkemeler, her yıl enflasyon ve ekonomik verileri dikkate alarak adil bir artış oranı tespit ederler.
Erkek Hangi Durumlarda Nafaka Ödemez?
Çekişmeli boşanma davalarında, nafaka konusunun belirlenmesi karmaşık ve hassas bir süreçtir. Belirli durumlarda, erkeklerin nafaka ödeme yükümlülüğünden muaf tutulabileceği çeşitli şartlar bulunmaktadır. Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka Ve Tazminat Ne Kadar Olur sorusu kadar, nafaka ödeme şartlarının neler olduğu da oldukça merak edilmektedir. Peki, erkek hangi durumlarda nafaka ödemez?
1. Kusursuz veya Daha Az Kusurlu Olması:
- Türk Medeni Kanunu’na göre, nafaka talebinin reddedilmesi için erkeğin, boşanma sebebinde eşine göre daha az kusurlu veya tamamen kusursuz olması gerekmektedir. Bu durumda, mahkeme nafaka ödenmesine gerek görmeyebilir.
2. Eşin Yeterli Gelirinin Olması:
- Nafaka talebinin kabul edilebilmesi için, nafaka talep eden eşin ekonomik açıdan zayıf durumda olması şarttır. Eğer eşin yeterli gelir ve mal varlığı varsa, nafaka talebi reddedilebilir.
3. Evlilik Süresinin Kısa Olması:
- Evlilik süresinin çok kısa olması ve bu sürede nafaka talep eden eşin ekonomik durumunun bozulmamış olması, nafaka ödenmemesi için bir neden olabilir.
4. Fiilen Başka Birisiyle Yaşama:
- Eğer nafaka talep eden eş, fiilen başka biriyle yaşıyorsa, erkek nafaka ödemekten muaf tutulabilir. Bu durumda, mahkeme, fiilen birlikte yaşamanın ekonomik bir birliktelik anlamına geldiğini varsayarak nafaka talebini reddedebilir.
5. Tekrar Evlilik:
- Nafaka talep eden eşin yeniden evlenmesi durumunda, erkek nafaka ödeme yükümlülüğünden kurtulabilir.
Bu şartların yanı sıra, mahkeme kararı ve uzman görüşleri doğrultusunda her davanın kendi özel koşulları incelenmektedir. Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka ve Tazminat davalarında adil ve hakkaniyetli sonuçlar elde edebilmek için, her iki tarafın da ekonomik durumu, evlilik süresi, ve boşanmaya sebep olan olaylar göz önünde bulundurulmaktadır.
Altınoklu Avukatlık Bürosu olarak, İstanbul’un merkezi konumunda bulunan ofisimizde müvekkillerimize geniş yelpazede hukuki hizmetler sunmaktan gurur duyuyoruz. İstanbul avukat kadromuz, her biri kendi alanında uzmanlaşmış deneyimli hukukçulardan oluşmaktadır.